CHP Umumi Başkanı Kılıçdaroğlu, Antalya’da konuştu Açıklaması

CHP Genel Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, minimum sevap artışına ilgili, “Gıda enflasyonunun 5 puan altında. Gayriresmi rakamlar bunun çok elan üstünde. Hep bunu biliyor.” dedi.

Kılıçdaroğlu, Antalya’birlikte düzenlenen Kepez Buluşması’nda yaptığı konuşmada, kullanılmamış minimum ücretin 8 bin 506 lira olduğunu hatırlatarak, bu rakamın TÜİK’in besin enflasyonunun 5 nokta altında olduğunu belirtti.

“İnsanın mutfağına el atıyorlar. TÜİK’in önüne yararsız gitmedim. İşçinin, emeklinin hakkı gasbedilmesin diyerek gittim. Enflasyonu düşük gösteriyorlar, ona bakarak remiks yapıyorlar.” diyen Kılıçdaroğlu, bu durumun akıllıcasına olmadığını, şayet hak peşinde koşulacaksa, tüyü nakıs yetimin hakkı aranacaksa bunun bilcümle bu arada yapılması gerektiğini rapor etti.

Kur korumalı mevduatta milyarların yattığını belirten Kılıçdaroğlu, “5 kuruş algı vermiyorlar. Hepimizin ödediği vergilerle onlara mal aktarıyorlar. 172 bilyon lira ödeyeceksiniz tıpkı avuç kişiye ancak 5 kuruş alacak almayacaksınız. Tekaüt savsaklamak, soğan, kumpir alırken rüşvet veriyor. Faaliyet düğmesine bastığı antlaşma 5, musluğu açtığı zaman 4 nev algı veriyor.” diye niteleyerek konuştu.

Minimal ücretteki artışa değinen Kılıçdaroğlu, “Asgari ücret pazarlığına kıtlık sınırından başlanırsa serencam hakeza olacaktır. ‘Açlık sınırını akseptans etmiyoruz.’ diyorlar. Akseptans etseydin bari. İşçinin, emeklinin, çiftçinin, üreticinin hakkı lacerem savunulacak? Tıpkısı avuç kişiye milyarları aktaracaksın, milyonlara gelince gıdım gıdım vereceksin. Efendim erdemli zam yaptık. Besin enflasyonunun 5 benek altında. Gayriresmi rakamlar bunun çokça daha üzerinde. Hep bunu biliyor.” ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Şehremini Ekrem İmamoğlu’nun demokratik yollarla seçimi kazandığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“Efendim ‘Olmaz.’ dediler. Ki dedi? Sarayın hakimleri ‘Olmaz.’ dedi. Ne? Aynı zarfa 4 pasaj düşünce pusulası konmuş, 3’ü akıllıca, biri hatalı. Nereden biliyorsunuz? Tığ bilmiyoruz. Kimse de bilmiyor ama talimat öyle. Hepsini tağyir etse anlarım ve derim ki ‘Doğru, hepsini nakız ettiler, intihap yenilenecek.’ Hayır yenilenmeyecek, 3’ü akıllıcasına, birisi kusurlu. Bunu ne vicdan, aktöre, akide akseptans boy bos amma bu milletin feraseti var. Mazlumun yanında eğlenme kabil tıpkı geleneği var. 18 binlik oy 800 bin küsura çıktı. İstanbullular, hakkın ve adaletin birlikte durdular.”

“İstanbul Büyükşehir Belediye Reisi’yla ilgilendiren yeni yanlışlık duyurusunda bulunulmuş”

İmamoğlu’nun göreve başladıktan bilahare 20’nin üzerinde balaban yolsuzluk dosyasına ahali attığını anlatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“(İstanbullunun hakkını yiyene vermeyeceğim bunu, mahkemeler buna baksın.) dedi. Fotoroman dediğim koca dosyaları kendisi aldı. ‘Bize vereceksiniz dosyaları, ben bakacağım.’ dedi. Domuzuna. Arlı, düzgün insan ne yapar? ‘Evet kardeşim, sen buna bakıyordun amma benim müfettişlerim var, bunlar bakacaklar.’ Eyvallah. Namuslu, ahlaklı, vicdan sahibi herif baksın, kul hakkı yemeyen insan baksın. Dosyalar kapatıldı, tıpkı tarafta duruyor. Dosyayı alıyorsun, malı götürenlerin hesabı sorulacak, ‘Sormayın. Burada kalsın, ego bakacağım.’ diyorsun ve tek bakmıyorsun. Peşinden dava açtırıyorsun. Hani o Faziletkâr Seçme Müesses üyeleri vardı, ‘4’ünden biri yapmacıklı, diğerleri doğrudur.’ diyen. O hakimlere bire bir özdek olmadı. Sandık görevlilerine da ayrımsız husus olmadı ama İstanbul’un rantı doğrudan gidiyor, malı götürecekler diye bir endişeye kapıldılar. Şimdi gazetelerden öğreniyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’yla ait bakir ayrımsız suç duyurusunda bulunulmuş. Sanki? Yıldırı örgütleri mensuplarını, teröristleri istihdam ediyormuş. Kanı tutulması var. Bunların gözü ağız ağıza kararmış. Kardeşim ortada terörist geziyorsa sen İçişleri Bakanı değil misin? Polislerin namevcut mu? Elini, kolunu sallıyorsa bu teröristleri elbet azade bırakıyorsun o ahit? Bunlar aylardır, yıllardır orada çalışıyorlar. ‘İlla ego tıpkısı şekliyle İstanbul’un rantını almak istiyorum, milyar dolarları ben kabul etmek istiyorum, doymadım.’ diyorlar. Tanrı gözünüzü doyursun. Böyle maskaralık olur mu ya.”

İstanbul’un rantının İstanbullulara ilişkin olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şöyle bitmeme etti:

“Elbette tıpkısı yerde plan yaparsanız getirim doğar. O rant kentin sahiplerine aittir. 16 milyon İstanbullu bunu yemeyecek, tıpkısı avuç çete araç. ‘Çetelere vereceğim.’ diyor. Bayram verdim. Bu millete birlikte kortej verdim, Tanrı’a bile hezel verdim. Allah talih bedel, erk olursak o çetelerin hepsinin burnundan fitil fitil getirmezsem bana da Kemal demesinler. Bakın burada şöyle tıpkısı kolpo. Evvel kalktı bu fotoroman konuştu, ‘İstanbul Büyükşehir Belediyesinde teröristler var.’ dedi. Müfettişler görevlendirdi. Müfettişler gitti, baktılar tıpkısı öz yok. Ne yapsın tıpkı madde yok. Onları çağırdı, ‘Gelin Ankara’ya ümera, sizden benzeri âdem gayrimümkün, siz hisse senedi yapmadınız.’ dediler. Sonradan AK Parti’den milletvekili adayı olan birisini görevlendirdiler. O de denetmen, sanki denetmen. Hani hakimleri görevlendiriyorlar evet ‘Şu büyüklüğünde ukubet vereceksin.’ diyerek, bu öğün birlikte ‘Git bak, hele aynı rapor yaz.’ diye niteleyerek denetmen gönderdiler Ekrem Bey’e, ‘Siz eleman elbet çalıştırıyorsunuz?’ diye niteleyerek. ‘Gayet basit.’ dedi. Savcılıktan ongun nakız kağıdı getirecek. İlk şart bu. Yıldırıcı diyerek birisini suçlayacaksan bunu aklama etmiş benzeri rahat varsa suçlayacağın vadi cumhuriyet savcılığı. Kağıdı veren o. Ekrem İmamoğlu’nun Milli İstihbarat Teşkilatı mı var Allah aşkına? Kimin hangi olduğunu nereden bilecek?”

Devletin pekâlâ yönetildiğini anlatmak üzere bu açıklamaları yaptığını dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları rapor etti:

“Çürüyen bire bir çatı var. Bu çürüyen çatı içerisinde devleti neymiş yönetiyorlar. Tıpkısı kişiye ihtişam doğrulama edilmez. Ayrımsız kişiye ihtişam doğrulama edilirse muazzam 85 milyonluk Türkiye, benzeri müddet bilahare hak için bağırmaya başlayacak. Ben henüz 2-3 sene evvel bu işi yaptım. Bu kadar büyük haksızlık imkânsız. İnsanda biraz vicdan, aktöre olur. İnsanda biraz gücenmiş büyüklüğünde türe duygusu peki. Hangi istiyorsunuz Allah aşkına ya. Tek şey bulamıyorlar, birilerini görevlendirecekler, birilerini suçlayacaklar. İlla aynı molekül yapacaklar. Sizin ayrıksı işiniz yok mu evet. Memleketin tıpkısı dünya derdi var ya. Şanlıurfa’daki rençper elektrik faturasını ödeyemiyor, Rize’deki eğreti işçi ‘Nasıl takım alacağım’ diyerek ÇAYKUR’birlikte bekliyor. Pek haddinden fazla yerde acun kadar dava var. Bunları bırakmışlar, işleri güçleri Ekrem Bey’i oradan elbet alacağız. 16 milyonun iradesine darbe yayılmak istiyorlar. Küşade ve kesin anlatım edeyim. Hem ‘milli ferman’ diyorlar. Milli iradeyse İstanbul oyunu kullandı kardeşim. Milli buyruk bu. İtiraz ettin, namına baştan seçim yapıldı, serencam temelinden muhtemelen. Diyorsan ‘Yeniden intihap yapacağız.’, gel kardeşim erte sabah yeniden seçim yap. İstanbul amacıyla baştan sandığı haliç, seçim yap. Hayatımda sakıncasız olun bu büyüklüğünde dünya malına tamahkârlık fail apayrı benzeri meydan görmedim ya. Ne yapacaksınız paraları Cenabıhak aşkına evet. Kefenin cebi namevcut, birisinin bunları hatırlatması lazım.”

Kılıçdaroğlu, CHP’ye görüş veren evet üstelik vermeyen herkese ürkmek duyduğunun altını çizdi. Siyasi kendisine ahlaksızlığa uğrayan kişiler için herhangi bir ahit sesini çıkaracağını anlatım eden Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmede bulundu:

“İstanbul’dahi ayrımsız partinin umumi başkanı özlük ilçe teşkilatına giremiyor. Bu hangi buyurmak kardeşim ya. Bire Bir genel başkan kendi parti teşkilatına, ilçe binasına zahir giremez evet. Nerede bu demokratlık? ‘Benim kadar olacaksın, düşüneceksin, seçkin şeyi ben götüreceğim.’ Gözünüz doymadı mı ya. Vicdan sahibi olan herkese, alelhusus YANLIŞSIZ Öğür’ye bir vakitler oy veren vicdan sahibi herkese sesleniyorum. Vicdan, koca Ilah’ın yüreğimizdeki sesidir. Yeter daha çok. Bu büyüklüğünde geçersizlik gayrimümkün. Yer Altı Treni inşaatlarını engelliyorlar. Illet? Adil aynı madde soracaksan sor. Paranın kaynağını soracaksan sor. Güya? Yıldırıcı çalıştırıyormuş. İstanbul Büyükşehir Belediyesinde müteharrik ki hangi yaptı? Gelişigüzel önüne geleni eş terörist diye niteleyerek suçlar mı? Çoluk çocuğun ekmeği ile sebep oynarsınız? Demokrasiyi aldık, tıpkı kişinin iradesine bağladık. Cesamet, tıpkı kişiye teyit edilmez.”

“Kim malı götürüyor, alkışlamaya başladık”

“Düşünce akıldan üstündür.” atasözüne atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, azamet yönetiminde dahi istişareye ehemmiyet verilmesi gerektiğini belirtti. Kendisinin de arkadaşlarına, “Benim yer yakın dostum, eksiklerimi, hatamı, yanlışımı bana belirten kişidir, beni sevdiği için söylüyordur bunu.” dediğini ve Anadolu’nun geleneğinde bu kültürün olduğunu nâkil Kılıçdaroğlu, şunları dile getirdi:

“Tığ kadim kültürün dışına çıktık. Kim malı götürüyor, alkışlamaya başladık, kim yer büyük harami, takiben koşmaya başladık. Türkiye’nin buradan çıkması lazım, yazıktır, günahtır bu memlekete. Neredeyse birbirimizle uğraş edeceğiz. Münasebet, hangi gerekçeyle çekişme ediyoruz.? Koca Türkiye, hepimize yetiyor zaten. Kavgadan bıkmadı mı bu budun? Siyasilerin yaptığı bu savaş yetmiyor mu millete? Bu imtiyaz, bu cenk yetmiyor mu? Etiket, inanç üzerinden siyaset yetmiyor mu arkadaşlar? Kimin vicdanlı, farmason olduğunu tıpkı biricik muhteşem Mevla agâh. Kimin hakeza tıpkı yetkisi var? Peygambere verilmeyen yetkiyi birileri kullanıyor. Sen inançlısın, sen inançsızsın. Nereden biliyorsun, ki sana bu yetkiyi verdi? Bölüyorlar, ayrıştırıyorlar. Biz bölmeyeceğiz, ayrıştırmayacağız, herkesi kucaklayacağız. Oy verirler, vermezler ayrı bire bir madde.”

Kemal Kılıçdaroğlu, bu ülkede herkesin varlık süresince yaşaması, ati endişesi çekmemesi gerektiğini vurguladı.

Ülkede yaşananlarla ait konuşacak çıktı şeyin olduğunu anlatım fail Kılıçdaroğlu, “Yazıktır, günahtır bu memlekete. Az Daha beniz yıllık, 50 yıllık, 70 almanak demokratlık geleneğimiz var. Demokratik gelenekleri yerle ayrımsız ettiler. Esbak yüzyılda başbakanlar idam cezası edildi, bakanlar ölüm cezası edildi, gencecik evlatlarımız idam cezası edildi. ‘Biri sağdan, biri soldan bu arada asalım.’ dendi. Askeri darbeler oldu. Yetmedi mi?” diye niteleyerek konuştu.

“Sonuç 10 yıldır bildirme şişman değiş ruhlu tümen CHP’dir”

Yöntem kurumunda tarihten ders çıkarılmadığını belirten Kılıçdaroğlu, ayrımlı düşüncelerden korkulmaması, ocumak süresince düşüncelerin birbirine aktarılması gerektiğini bildirdi.

Herkesin birbirine ürkmek duyduğu, selamlaştığı, güldüğü, eğlendiği pir bire bir Türkiye’nin mensur edilmesi gerektiğine dikkati calip Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Kimse kusura bakmasın, ego sair politikacılara benzemem, sırça gibiyim, içimde hangi varsa dışımda o var. Milletimi seviyorum, hizmet etmek istiyorum. Soracağınız sorularda kategorik ve istekle düşüncelerimizi söyleyeceğiz. Siyaseti bu içine girdiği bulaşık girdaptan beraber çıkarmamız lazım, demokratik yollarla çıkarmamız geçişsiz, anca bağırarak çağırarak değil sandığa gidip değiştirmemiz lazım. İstanbul’birlikte olduğu kabil. Ne yaptılar? Seçimleri tağyir ettiler. Öğür meclisini topladım, ihvan ‘Seçimi boykot edelim, gitmeyelim.’ dediler. ‘Yararlı.’ dedim. ‘Gideceğiz, İstanbullunun, o halkın feraseti vardır, haksızlığı görüyordur, tehlikesiz olun oyumuz artacak.’ dedim. Aşağılık 18 bin düşünce 800 küsur bine çıktı. Milletin feraseti var, sizlere güveniyoruz, inanıyoruz.”

Partisine müteveccih da temiz eleştiride mevcut Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:

“CHP’nin eksiği, yanlışı oldu mu? Çokça oldu. Biz kendimiz birlikte bunları konuşuyoruz. Eksikten, yanlıştan arınmaya çalışıyoruz, varsa hatalarımızı düzeltmeye çalışıyoruz. Biz tek devir hakeza ‘Gidip dahi toplumun orgazm önderleriyle bu arada olalım, onlar bize sorsun, biz karşılık verelim, bizim düşüncelerimizi yürekten yerine anlatalım’ diyerek çabaları balaban ölçüde on paralık harcamadık. Oturduk, Ankara’dahi alaylı nutuklar attık, arkasından dedik: ‘Haydi bize oy verin.’ Niçin versin ki arkadaşım? Gittin vatandaşın sofrasına oturdun mu, çayını, kahvesini içtin mi, derdini dinledin mi? Bulunmayan. Yoksa sana düşünce vermez. Ego olsam ego bile vermem ama deminden çalışıyoruz. Sonuç 10 yıldır genişlik iri değiş hayat dolu tümen CHP’dir. CHP, ana anlamda halkın partisidir. Halka adanmıştır, her haksızlığa alın çıkmıştır, çıkmaya devam edecektir.”

Share: