AK Parti’li Yayman: “Katiyen zecir yahut sıkı denetim yasası getirmiyoruz”

TBMM Sayısal Mecralar Komisyonu Başkanı ve DÜRÜST Tümen Hatay Mebus Hüseyin Yayman, Basın Kanunu ile Gâh Kanunlarda Uymazlık Özne Yasa Teklifi’yle, asla yasaklama yahut sansür getirmediklerini belirterek, “Bireysel haklar, aile, şahsi veriler kabil mahremiyetleri esirgeyici; amme düzeni ile sosyal barışı güvenceye kayran tıpkısı arayış içerisindeyiz.” dedi.

Yayman, Divan’te düzenlediği basın toplantısında, TBMM Umumi Kurulunda görüşmeleri süren Matbuat Kanunu ile Gâh Kanunlarda Fark Yapılmasına Dair Yasa Teklifi’ne müteveccih eleştirilere karşılık verdi.

TBMM Genel Kurulunda geri departman işgaline varan ve girmek istemedikleri bazı engellemelerle karşılaştıklarını ifade eden Yayman, CHP Muğla Saylav Burak Erbay’ın çekiçle telefonunu kırdığını anımsattı.

Dezenformasyonla mücadelenin konuşulduğu bir ortamda yaşananları milletin gördüğüne belen fail Yayman, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tığ böyle davranışları tasvip etmiyoruz. Fikirler konuşulmalı ve mütenavip görüşler değerlendirilmeli. Umumi Kurula çekiçle, çakıyla, silahla katılmak, Türk demokrasi ve TBMM tarihinde görülmemiş benzeri uygulama, makul bulmuyorum, kınıyorum. Bu laf Meclis Başkanvekili Sayın Haydar Akar’a birlikte iletildi. Sayın Akaret, yine etmesi yerinde melamet cezası verilmesi konusunda tasarrufunun olacağını söyledi. Dezenformasyon kanun teklifinin görüşüldüğü benzeri ortamda dezenformasyonun olması, şova müteveccih açıklamayı akıllıca bulmuyorum. Bari Burak Erbay, TBMM Umumi Asamble tarihine, çekiç ve telefon melez olayıyla girmeseydi. Türkiye’ye faydası olacak eskimemiş bir düşün ve öneri ile gelseydi.”

Yayman, dezenformasyonla savaşım düzenlemesi sürecinde çokça sayıda derinti yaptıklarını, kavim begayet sayısal şeriklik temsilcileri ve ilgili parçalanmamış paydaşları dinlediklerini söyledi.

– “Acun örneklerine göre emek yaptık”

Vatandaşlardan, toplumsal medyada gerçek dışı haberlere yönelik şikayetler aldıklarını vurgulayan Yayman, yöntem kurumunun, toplumun ayrımlı katmanlarından gelen talepleri değerlendirmesi gerektiğini kaydetti.

Yayman, siyasetçilerin bile içtimai iletişim araçları üzerinden yapılan değer suikastları ve gerçek dışı iddiaların ortadan kaldırılmasına müteveccih düzenleme taleplerinin olduğunu belirterek, “Bu tamam dünyada konuşulan, tartışılan benzeri konu. Özellikle dijital ağların, kendilerini parlamentoların üstünde konumlandırarak sosyal medya mahkemesi ve kanun koyucu adına koyması, demokrasiyi vasilik altına kayran bir anlayıştır.” diyerek konuştu.

AK Tümen’nin yasaklarla mücadele fail bire bir fırka olduğuna söyleyen Yayman, şöyle konuştu:

“Katiyen bir zecir yahut sıkı denetim yasası getirmiyoruz. Bireysel haklar, ev mahremiyeti ve kişisel veriler gibi mahremiyetleri koruyan; kamu düzeni ile toplumsal barışı güvence altına kayran aynı arayış içerisindeyiz. Uygulamadan kaynaklanan tıpkı sorun olursa bu düzenlemeleri TBMM’bile strateji edeceğiz. Biz acun örneklerine bakarak çalışma yaptık.

Tartışmalarda çıktı ‘dezenformasyona ki değişmeyen verecek?’ sorusu soruluyor. Dezenformasyona mahkeme kararı karar verecek. Bu çokça nettir. İnsanlar gülgûn yalanlar söyleyebilir, insanların hile irat özgürlüğünü de ortadan kaldırmıyoruz. Ama bu dolma millî güvenliği, kamu düzenini gözdağı değer tıpkısı noktada ise rasizm ve tiksinme diliyle insanların kimlikleri üzerinden yapıyorsanız, bunu makul bulmuyoruz.”

Kılıçdaroğlu’nun KÖLE ziyareti

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’un ESIR ziyaretine bile değinen Yayman, şunları kaydetti:

“Sayın Kılıçdaroğlu, orada hiçbir siyasetçiyle görüşmediğini söyledi amma 8 saatlik kayıp tehi var. Orada bulunan gazeteciler bile dile getirdi. Sayın Kılıçdaroğlu, icazetname almaya mı gitti? Yoksa ayrıksı görüşmesi mi vardı? Bilmiyorum. Ego icazetname almaya gittiğini ummak istemiyorum. Sayın Kılıçdaroğlu, sebep ABD’ye gitti? Siyasetçiler ile görüşmeyecekse neden gitti? Hedefi neydi? 8 saatlik zayi sürede kimlerle görüştü? Kimi iddialar var. FETÖ’cülerin görüşmek istedikleri ve toplantılara karışan gelmek istedikleri üzerine iddialar var. Bu iddialara aleniyet getirmesi gerekiyor. İcazet isteyeceği üzerine o kadar çolpa olduğu kanaatinde değilim amma bilcümle tartışmaları bitirecek şekilde illet gittiğini kamuoyuna açıklaması gerekir.”

Share: