Ailesinin 250 yıldır sürdürdüğü cilt ustalığını 5 metrekarelik dükkanda yaşatıyor

Ailesinin 250 yıldır sürdürdüğü cilt ustalığını 5 metrekarelik dükkanda yaşatıyor

5 yaşında çırak yerine başladı, babasından öğrendiği mesleği 60 yıldır ilk günkü aşkla yapıyor

KASTAMONU – Kastamonu’birlikte, 65 yaşındaki cilt ustası, ailesi yoluyla 250 yıldır kuşaktan kuşağa aktarılan kap ustalığını 5 metrekarelik dükkanında yaşatıyor.

Kastamonu’bile güçlü 65 yaşındaki kap ustası Niyazi Conkar, 5 yaşında babasının dükkanında şakirt yerine çalışarak öğrendiği kap işçiliğini yıllardır devam ettiriyor. Mesleğin ailedeki dördüncü nesil temsilcisi olan Conkar, 5 metrekarelik dükkanında hem pabuç üretiyor hem birlikte eskiyen ten ayakkabıları tamir ediyor. 60 yıldır ailesinden miras küsurat mesleği önceki günkü aşkla yaşatan Conkar, deriden üretilen mütenevvi ürünleri de tamir ediyor. Cilt ustası Niyazi Conkar, 5 yaşında çırak kendisine başladığı mesleğini yaşatmaya çalıştığını söyledi.

“Bu mesleğe 60 yıldır bitmeme ediyorum”

Mesleği namına babasının öğrettiğini ifade fail Conkar, “Bu mesleğe 5 yaşında başladım, dördüncü poyra yerine bitmeme ettirmeye çalışıyorum. Dedem, babam ayakkabıcıydı 25-30 sunum çırak çalışırdı. Bağımlı o zamanlar küçüktüm. ‘Şunu şuraya bırak, şunu alda gel’ derlerdi. Atölyeler vardı. Başkalarının yanında çalışıp da büyükbabamdan iş isteyenler olurdu. Saf ve aklık hisse senedi yapanların paralarını üstlerine âdemoğlu yazıp torbalara hazırlardı. Aklık gelişim yapmayana ‘İş bulunmayan’ derdi, vermezdi. Babamın Gedikpaşa’da atölyesi vardı. Henüz sonra amcam ‘Kastamonu’üstelik beraber yapalım’ dedi. Kastamonu’ya gelince balaban benzeri kamyon aldı. Bire Bir henüz bile İstanbul’a dönmedi. Başka ustalar bilemedikleri işleri babama sorarlardı. Ardından değerlendirmeye alınıp eş tıpkı karara varırlardı. Bu mesleğe 60 yıldır devam ediyorum” dedi.

“Zat ayakkabılarımı kendim yaparım”

250 senedir pabuççuluk mesleğini icra ettiklerini belirten Conkar, “Dedelerimle beraber hesaplarsak 250 senedir bu işi icra ediyoruz. Babamın beraberinde genç yaşta işi öğrendiğim için bu meslekte ayrımsız ağırlık görmedim. Birlik ustalarım, ‘Sen gani ustaların elinde büyüdün’ diyorlar. Kastamonu’dahi ayakkabıcılık öldü. Şu anda benden bambaşka imalat yapabilen ve sıfırdan pabuç dikebilen birisi namevcut. Kendi ayakkabılarımı kendim yaparım. Ayakkabıcılar da doğrusu bana pabuç satmıyor, ‘sattıklarımızı beğenmezsin sen git kendin yap’ diyorlar. İnşallah bu mesleği ölene kadar sürmek istiyorum” diye konuştu.

Share: