Sazak Site Hastanesinde hiperbarik müvellidülhumuza tedavisi gören depremzedelerde uzuv kaybı yaşanmadı

Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra hizmet süresi 24 saate çıkarılan Mersin Kent Hastanesi bünyesindeki hiperbarik ünitesi, muteber müvellidülhumuza tedavisiyle enkazdan çıkarılan yaralıların aza kayıplarının önlenmesinde mefret görk üstlendi.

Mersin Site Hastanesi, 26 Şubat’taki depremlerin arkası sıra şimdiye büyüklüğünde 8 bin 704 afetzedeye otama imkanı sundu.

Hastane, bünyesindeki hiperbarik ünitesiyle de hastalara bakım vermeye devam ediyor.

Özel aynı odada bozulmamış oksijen solunmasıyla tedavinin gerçekleştirildiği, başlangıçta 8 saat celi olan ünite, depremlerin peşi sıra hastalara 24 saat hizmet sunuyor.

Uzvunda deveran bozukluğu ve ödem kâin, doku kaybı önlenebilir seviyede olan hastalar, hiperbarik ünitesinde tedaviye alınıyor.

Doktorlar ve hemşirelerin gözetiminde odaya alınan hastaların değerleri basınç operatörlerince kameralardan anlık strateji ediliyor.

75 hastaya hiberparik tedavisi uygulandı

Başhekim Doç. Dr. Baharat Aydınlı, AA muhabirine, hiperbarik müvellidülhumuza tedavisinin, ezilme sendromu sonrası nesiç ölümünün önlenmesinde önemli etkisinin olduğunu söyledi.

Tedavinin muttasıl sürdürüldüğünü vurgulayan Aydınlı, “Depremin olduğu önce günden itibaren 75 hastaya günde 4 ayrımlı seansta hiberparik tedavisi uyguladık. Seanslarımız normalde 08.00-16.00 beyninde yapılırken 24 saate çıkardık. Afiyet Bakanlığı iki hekim daha görevlendirdi. Hekimlerimiz 8 saatlik vardiyalarla tankın (basınç odası) başında bekleyip hastaların daima otama almasını sağladı.” diyerek konuştu.

Sedyedeki hastaların müvellidülhumuza tedavisini şen alabilmeleri için tazyik odasındaki oturma koltuklarından bazılarının çıkarıldığını belirten Aydınlı, şöyle bitmeme etti:

“Hiperbarik tedavisinden fayda gören 75 hastanın hangi kolları ne de bacakları ampute edildi. Kurtarılan her uzuv, ilerleyen hayatlarında kullanılmamış tıpkısı öğün açılmasını sağlayacak. Hiperbarik gür ki varmış diyorum zira Sazak’dahi olmasaydı bu hastaların hepsini hiperbarik olan merkezlere uzatmak zorunda kalacaktık ve kaybedilen saatler bu kişilerin kaybedilen uzuvlarına dönüşecekti. Hiperbarik tedavisinin çok yararlı olduğunu bir yol daha gördük.”

“Hiperbarik tedavisinin başarısı hastanın genel durumuna bakarak tahavvül gösterebiliyor”

Sualtı ve Hiperbarik Ünitesi Eksper Doktoru Muazzez Olcay birlikte hiperbarik oksijen tedavisinin şeker hastalığı hastalığına tutkun vakayiname iyileşmeyen yaralar, kemik enfeksiyonları, retinal arter oklüzyonu, anide işitme ve rüyet kaybı ile karbonmonoksit zehirlenmesinin üstelik olduğu serbest hastalık grubuna uygulandığını söyledi.

Depremler öncesindeki rutin tedavilerin durdurulduğunu dile getiren Olcay, zelzele sonrası enkazdan çıkarılan hastalarda teferruatlı süre göçük altında kalmaya merbut branş ve bacaklarda kan dolaşımı bozukluğu gibi nedenlerde organ kaybetme riski olduğunu belirtti.

Olcay, hiperbarik tedavisinin başarısının hastanın genel durumuna bakarak değişkenlik gösterebileceğini vurgulayarak, şu bilgileri verdi:

“Rahatsız şayet çokça incitici travmatize olduysa, toparlanması mümkün değilse, tehlikeli bire bir nesiç hasarı varsa ve uzuv kendisi amacıyla dirimsel zılgıt oluşturmaya başlamışsa çıktı bekleyemez durumdadır. Hastanın artık ampütasyonu gerekebilir. Örneğin akciğer travması sıfır, tedaviden zarar görmeyecek, ameliyatı ertelenebilen, genel durumu mebzul, uzvundaki dönme bozukluğu, oksijensizlik, okkalı ödemin geriye çevrilebilir olduğunu düşündüğümüz hastaları tedaviye aldık. Günde 4 posta aldığımız hastalar oldu ve gür yanıtlar aldık. O hastalarda 1-2 dönüş sıra kaybedilse evet birlikte marazlı o şansa erişemese muhtemelen ampütasyona gidilecekti.”

Tedavinin başarısında dokunun durumunun önem taşıdığına belen fail Olcay, “Dokudaki oksijensizliğin yarattığı suratsız tablonun geriye döndürülebileceği hastaları alıyoruz. Geberik ile etken nesiç arasındaki tahril çokça belirginleşir. Bu durumda ölü dokuya tek özdek yapamayız fakat doku bozulmaya başlamış ama halen izansız dönüşü gibi bire bir seviyedeyse o hastaya kategorik bu tedaviyi uyguluyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Güçleri yettiğince temas hastaya müdahale ettiklerini anlatan Olcay, şunları kaydetti:

“Yegâne hekim olarak çalışıyordum, sonrasında gönüllü kendisine apayrı illerden mevrut sualtı hekimi ve hiperbarik tıp uzmanı hekim arkadaşlarımız oldu. Bu tedaviyi 24 saat sürdürmeye çalıştık. Mufassal süre çöküntü altında kalmaya tutkun ekstremitede, kolda ve bacakta ayrımsız deveran problemi, güç ödem meydana geliyor. Bu, dokunun beslenmesini kilolu oranda bozuyor ve şişman oranda uzvun kaybedilmesi riskini meydana getiriyor. Hiperbarik oksijenle ödemin geriletilmesi ve oksijenlenmesiyle yaralanan uzvun mankafa dönüşümü cins kılmaya çalıştık.”

Olcay, uzaklık vermeden uygunluğu olan tekmil hastalara hizmet verdiklerine dikkati çekerek, “Normal koşullarda 1 günde 36 hastayı oturarak tedaviye alıyoruz. Sarsıntı sürecinde sedyedekiler karışma alabildiğimiz cümle hastaları 24 saat süresince aldık.” dedi.

Share: