Vekil Bozdağ: “Arabuluculuk kapsamını genişletiyoruz”

Doğruluk Bakanı Bekir Bozdağ, 7’inci Karar Paketiyle arabuluculuğun kapsamının genişletileceğini söyledi. Bozdağ, “Kira alacakları, intaç mülkiyeti ihtilafları, komşuluk hukukundan kaynaklı ihtilaflar kadar konuları arabulucuk kapsamına alıyoruz” ifadelerini kullandı.

Türe Bakanı Bekir Bozdağ İstanbul’dahi düzenlenen “10. Yılında Türk Düyun Kanunu Çalıştayı”na katıldı. Programda konuşan Bakan Bozdağ Türk ahbaplık sisteminin cumhuriyet döneminde balaban gelişmeleri ortaya koyduğuna dikkat çekerek, “Ilkin çevirme ile apayrı yerlerden dökme hukuktan, bugün zaman kendi hukukunu yazan, kuran, dünyaya bu anlamda kat sayı olan, mütehammil çokça ülkenin hususiyet literatürünün oluşmasında müşavirlik işleyen ayrımsız düzeye Türkiyemiz mevrut durumdadır. Bu bizim üzere şişman aynı başarıdır. Bizim asıl yasalarımızın oylumlu tıpkısı kısmını sonuç yıllarda yeniledik. Çeviri fail değil hukuk kuran ve hususiyet fail bire bir noktaya Türkiye’nin gelmesi son etap önemlidir. Bazı ülkeler anayasaları ile ilişkin yapılacak icraat amacıyla sayın Cumhurbaşkanımızdan Türkiye’den malumat insanları dilek ediyorlar. Bize bu konuda danışmanlık yapacak esame önerir misiniz diye niteleyerek soruyorlar. Bu konuda Türkiye stabil çokça ülkeye müşavirlik işleyen tıpkı talih haline geldi. İnanıyorum kim önümüzdeki Türkiye 100 yılı dediğimiz cumhuriyetimizin ikinci yüzyılı içerisinde Türk ünsiyet sistemi zat zarfında güçlenerek bitmeme edeceği kabil, dünyanı mukavemetli çok ülkesine dahi kat sayı olacaktır. Herhangi Bir ne büyüklüğünde Türkiye’dahi farklı eleştiriler olsa birlikte bizim gidişatımızın iyi yönde olduğunu görüyorum” ifadelerini kullandı.

Konuşmasında hareket dünyasına çağrıda kâin icra vekili Bozdağ, “Türkiye’de kavi haddinden fazla hukuksal ihtilafa baktığımızda şayet hareket dünyamız bunlarla ilgili süreçlerde bizim yasalarımızın civar gördüğü usul ve esaslara uyma ederek işleri yürüttüğü ahit mukavim haddinden fazla ihtilafın henüz doğmadan önleneceği açıktır. Amma maalesef yatırım ortamının iyileştirilmesi maksadıyla yapılan toplantılarda şu dile getiriliyor; ‘Efendim kâh durumlarda şirketlerin kanunen avukat bulundurma zorunluluğu var. Bu zorunluluğu kaldırırsanız Türkiye’da yatırım ortamı elan dahi iyileşir’ diyen hem üstelik beş altı buz değil gelişim dünyasını etkili örgütlerinin önerileri var. Yatırım ortamını iyileştirecek öz avukat bulundurma zorunluğunu girmek değil, herkesin hukuka uygun harekete edeceği zemini kendisinin oluşturmasıdır. Zaman ekonomide apayrı alanlarda bizden gitgide olan ülkeler varsa bunun asıl nedenlerinden biri hukuka ve hukuka uygunluğa verdikleri değerden kaynaklanmaktadır. Binlerce işçi işveren bire bir gelişim insanımızı, ihtiyacı neyse o kadar hukukçu istihdam etmiş olsa o acaba bir kaybı tamam mu. Siz araba imalatı ile ilgilendiren ustayı düşünüyorsunuz ama onlarca yüzlerce sözleşme imzalıyorsunuz bunların ustası ki buna bakmaya gerekmez mi. Onun üzere Türkiye’nin Avrupa ve Amerkia standartlarında daha aktif aynı ticari hayatı ortaya koyması için hukuka ticari alanda önem vermesi sonuç evre kıymetlidir. Buradan aksiyon dünyasına çağrıda bulunuyorum. Lütfen işçilerimiz çok altın, onlara kıymetini değerini hissettirin. Ama mavera yandan sizin işiniz için bildirme az onlar kadar bulunmaz olan şeyin hukuka agreman olduğunu gözden uzak tutmayın. Bu konuda sizin yolunuzu aydınlatacak yegane şeyin bu hukuka agreman olduğunu, bunu sağlayacak kişilerin hukukçular ve avukatlar olduğunu ayrımsız kat elan dile getirmekte yarar görüyorum. Bilahare bakıyorsunuz ticari davalarda dünya ile mukayese ettiğimizde Türkiye’da çok aşkın sav var. Evet bozukluk kaynaklanıyor. Bu hukuka agreman konusundaki hassasiyetten kaynaklanıyor” şeklinde konuştu.

Newyork’ta Türkevi binasının yapılışı sırasında yaşadığı anısını paylaşan Vekil Bozdağ, “Oraya gittiğimizde sayın Cumhubaakşanımız ‘ayrımsız bak bakalım yapım ne durumda, hangi yapıyorlar’ dedi. Oradaki yetkililer bilgelik verdiler. ‘Biz avukat ihalesini yıpranmamış yaptık’ dediler. Dedim ‘hayırdır yapım yaparken avukat ihalesi mi yapılıyor’. Dediler kim ‘Burada tıpkısı inşaat yapmadan önce gayrimenkulün bu işe uygun olup olmadığı, üzerinde haciz yahut inşaatın sonuçlandığında yargıya zeki edecek tahdidat var mı yok mu bütünü incelenir. Buranın inşaatı müsaittir diyerek tabir verdikten sonra belediyeye gider başvurma eder’. Bizim ülkemize baktığımızda kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde kavi çokça vatandaşımızın mağduriyetini televizyonlar ayda benzeri bilgelik yaparlar. Illet ihtilaflı araziye binayı henüz yeniden belediye izin vermemesi gerekirken benzeri derinti hukuki ihtilaf olan yerde süreci başlatıyor. Türel ağız tatsızlığı bitmiyor inşaat bitiyor. Bilahare inşaat bitiyor iskan iznini alamıyor. Sonraları murafaa murafaa dolaşıyor. Haddinden Fazla iri problemler var. Bunun çözmenin yolu işin başında bu arsa hakeza aynı eseri yapmaya elverişli mi değil mi hukuksal ikilik var mı namevcut mu. Varsa cevaz bulunmayan. Ona bakarak bu süreci başlatıp işlettiğimiz ahit yargıya mevrut hareket yükü cesim ölçüde azalacağı üzere vatandaşların mağduriyeti dahi giderilebilir.. Ama tümce tertipsiz hisse senedi yapıyor. Bilahare duruşma kapısında geliyor doğruluk arıyor. Hukukua uymaya uymaya sonra gelip arz böylece ‘bu işi hukuka akla yatkın hale nasıl getirebiliriz’ noktasına geldiklerinde bu el avukatlara henüz evvel esirgedikleri maaşın onlarca yüzlerce katını veren hisse senedi insanlarımızı görüyoruz. Şirketini kaybeden iflasa revan, ezbere birçok yanlışın altına imza atan birçok iş insanımızı görüyoruz. İş dünyamızın dünya ile rakiplik gücünü arttırmak üzere yalnız gür gelişim düzenlemek tutunmak, iş yapmanın beraberinde hukuka makul aksiyon boşaltmak birlikte zaruridir. Bizim yaptığımız işlemler hukukla bağı yoksa evet bile zayıfsa hususiyet aykırıysa bizim itibarımız bizi faza taşımaz” diye niteleyerek konuştu.

7’inci Hüküm Paketi’nde arabuluculuk sisteminin genişletileceğini açıklayan nazır Bozdağ, “Vatandaşlarımızı murafaa karşısına çıkarmadan uyum ile sorunlarını çözmesi bakımından bu alanın koskocaman olduğunu düşünüyorum. Arabuluculuk konusu önce gündeme geldiği ant ideolojik geri plan üzerinden buna cebin çıkanlar oldu. Tıpkı nazır bakalım akıbet nedir. İdeoloji gözlüğünüzü çıkarın kâr beis gözlüğü ile bakın. Önceden bu ideolojik duvarları aşma zorluğu dolayısıyla başlarken dar kapsamlı başladı. Yarar görüldükçe ideolojik gözlük takanlar dahi ‘biraz henüz kapsamı genişletebilir misiniz’ dediler. Demin format genişlemeye başladı. Arabuluculuk kapsamının henüz üstelik genişletilmesi konusunda taleple cebin karşıyayız. Önümüzdeki yılarda Türkiye ünsiyet ihtilaflarında şanlı kısmını arabuluculuk ile nakız yolunu arayacak ve bu konuda kanuncu değişiklikleri yapacaktır. 7’inci mahkeme kararı paketi zarfında bu konuda aynı etap henüz atıyoruz. Kira alacakları, itmam mülkiyeti ihtilafları, komşuluk hukukundan kaynaklı ihtilaflar kabilinden konuları arabulucuk kapsamına alıyor ve arabuluculuk kapsamını biraz elan genişletiyoruz. Seçimden sonra birlikte bu alanda eskimemiş adımlar atacağımızı bile ikna etmek isterim” açıklamalarında bulundu. – İSTANBUL

Share: