Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci soruları yanıtladı Açıklaması

Tarım ve Orman Bakanı Ünite Kirişci, ekincilik sektörünün dış ticaret dahası vermeye devam ettiğini belirterek, “Az Buçuk henüz kendimizi zorlasak, inşallah bu yılın böylecene 2002 yılındaki kamu Türkiye’nin ihracatına eş değer tıpkı ihracatı gerçekleştirmiş olacağız.” dedi.

Kirişci, “Türkiye Yüzyılı Zirvesi & Dünyalık Sohbetleri” programı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Tarım ihracatında gelinen noktaya ilişik bilgelik veren Kirişci, Türkiye’nin rastgele alanda olduğu kabil tarım ürünleri ihracatının birlikte yüce tıpkı süreç geçirdiğini, 2022 yılında tıpkısı önceki yıla bakarak, yüzde 19’luk artım sağlanarak, 29,9 milyar dolara yaklaşıldığını söyledi.

6,6 bilyon dolarlık aut ticaret fazlasının bulunduğunu dile getiren Kirişci, şunları söyledi:

“Aut ticaret dahası vermeye devam ediyoruz. Dış ticaret dahası veren aynı kısım olarak ihracatımızda nazik tıpkı ivmeyle devam ediyor. Bunun içerisinde bilcümle tarım ürünleriyle ilişik olan var, gıda ürünleri var, gözyaşı sonuç ve sebze var, su ürünleri var. Hele onun altını resmetmek istiyorum. Çünkü Türkiye Türk somonuyla başlayan bu su ürünleri alanındaki ihracatını geçmiş üretimini artırarak başardı. 2002 yılında 62 bin ton olan üretimimiz, 525 bin tona artık. Buna kimesne tesadüf, tevafuk, rastlantı filan diyemez. Pozitif ihracatımız birlikte şu anda güzeşte yıl 1,4 milyar dolardı, şimdi 1,7 bilyon dolara yetik oldu. Bu 1,7 bilyon dolar, ihracatta cumhuriyet altını tarihimizin birlik zamanların rekoru oldu. Az Buçuk elan kendimizi zorlasak, inşallah bu yılın böylecene 2002 yılındaki yekpare Türkiye’nin ihracatına eş değer benzeri ihracatı gerçekleştirmiş olacağız.

Ekincilik sektörünü ülkeye çıkma namına gören tıpkı döküntü mantalite var ve üreten insanlara birlikte butlan fail tıpkısı konsept var, tığ bundan şikayetçiyiz. Benzeri üretici yerine bu asıl ithamlara maruz dinmek onlar amacıyla çokça yara, çokça zehir, haddinden fazla tasa verici bir uzanım. Biz kimseye haksızlık yapmamalıyız. Pandemide İspanyol çiftçisi, İtalyan çiftçisi ya ‘benim için sağlığım önemlidir.’ deyip katiyen evlerinden hariç çıkmazken bu üreticiler sayın Cumhurbaşkanımızdan cevaz istediler ve bu izinler sebebiyle da bulundukları yerde istihsal faaliyetlerini bitmeme ettirdiler. Ne üretimde hangi da tedarikte aynı ilenç, tıpkısı engebe olmadı. Biz bu insanlara müteşekkir olmalıyız diyorum. İyi ki o eli öpülesi üreticiler var, üretmeye bitmeme etsinler. Bizim de sloganımız biliyorsunuz, ‘sen üret yeter.’ diyoruz.”

“Mazi bakımından 694 gemi bu koridordan geçti, 19,3 milyon ton tahıl ve besin ürünleri taşındı”

Bakan Kirişci, Tahıl Koridoru’na ilgili mukaddema yaşanan süreci ve Türkiye’nin bu anlamdaki şanlı rolünü anımsattı. Gelinen noktaya ilişik bilgelik veren Kirişci, “Evvel itibarıyla 694 gemi bu koridordan geçti, 19,3 milyon ton hububat ve besin ürünleri taşındı. ve burada arslan payını Avrupa ülkeleri alıyor.” dedi.

Kirişci, Türkiye’nin Rusya- Ukrayna savaşındaki koca konumuna meni ederek, “Türkiye artık tıpkı lehçe aktör değil, toptan tıpkı aktör. İster akseptans etsinler, gerek kabul etmesinler. Üretimiyle, ihracatıyla, defans sanayiyle, tarımıyla, gıdasıyla, alelacele herhangi bir alanda bu böyle.” ifadelerini kullandı.

“Türkiye akarsu stresi altında olan benzeri talih”

Kirişci, müstacel namına akarsu sorunu yaşayan şehirlerin olup olmadığı yönündeki soruyu şu şekilde yanıtladı:

“Türkiye su stresi altında olan bire bir mutluluk. Ama ‘Akarsu stresi altındayız, akarsu fakiri değiliz.’ deyip bizim her şekilde rapor yerindeyse hakeza israfı görmezlikten, su kayıplarını görmezlikten gelemeyiz. Katiyetle bu alanda hep alay malay 7’den 77’ye hepimizin adımlar atması geçişsiz. Tarımsal sulama konusu Çap Su İşleri yerine bizim görev alanımızda, yenilenmesi gereken kısımla ilgili çalışmalarımızı dahi iri bire bir tezelden sürdürüyoruz zira aslan payını akarsu da ekincilik sektörü alıyor. Ama tıpkı taraftan uran sektörü var, sanayinin dahi suyu tasarruflu kullanması, atılmış suyu yeniden kullanması, gri su dediğimiz suya ehemmiyet vermesi bunlar üstelik yetişkin.

Bireyler namına da sorumluluğumuz var. Yani çeşmenin önüne geldiğimizde ya bu suyu acep varken savurganlık etmeden tasarruflu koymak mı yoksa bu musluğun önünde yarın bir dönme ağıtlar acıtmak mı, buna karar vermemiz gerekiyor. Şehirlerimizle ilgili etraflı yıllardan beri yaptığımız çalışmalar var. 2020 yılında 81 ilimizin su ile ilişkin planlamasını yaptık, 2022 yılında nüfusu 100 binden aşkın olan ilçeler da toprak kabilinden, onlarla ilgilendiren birlikte planlamaları gerçekleştirdik, bu aksiyon ve işlemler yürüyor. Farkındalık kocaman, 7’den 77’ye herkesin kendi üzerine düşeni tam tamamlamak yapmalarını sağlamamız icap.”

Sivas ve Uşak’ta bu alanda yapılan çalışmalar karşı hikmet veren Kirişci, “Bizim suyla ilişik tıpkı problemimiz var.’ diyeceğimiz bire bir şeyimiz yok. Şu anda İstanbul’bile dahil doğmak amacıyla şişman kentlerimizde da hakeza bire bir problemimiz bulunmayan. Barajlardaki su düzeyi bir tane başına ehliyetli değil, tıpkısı zamanda bizim yeraltı akarsu kaynaklarımız var. Mugayir akarsu kaynaklarını bile kullanarak akarsu realizasyon ettiğimiz illerimiz var.” değerlendirmesinde bulundu.

Share: