TÜİK’in yaptığı akıbet çalışmalara göre Türkiye’deki 2-14 yaş grubu arasındaki çocuklarda yüzde 2 oranında sem kaybı tespit edildi. Çocukluk çağında ortaya sâdır işitme kayıplarının yetişkinlerde oluşan işitme kayıplarından henüz fazla önem yeryüzü ettiğini belirten Kulak Burun Geçit Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Mehmet İlhan Şahin, televizyonun sesini gereğinden fazla açan ya bile televizyona çok andıran çocuklarda sema kaybının olabileceğini belirterek aileleri bu konuda uyardı.

Çocukların yetişkinler kadar kendilerinde işitme kaybı olduğunu ayırt edemeyebileceklerini bu nedenle çocukluktaki sem kayıplarının sıklıkla gözden kaçtığını belirten Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Kulak Kibir Derbent Hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Mehmet İlhan Delice ‘Özellikle çocukluk çağında mutedil kulakta sıvı birikimine bağlı sema kayıplarını sıklıkla görüyoruz. Çocuklarda dört yaşına kadar yüzdelik 90 oranında genişlik beş altı ayrımsız kat kulakta hazır para birikimi ve iltihap durumu oluyor. Buna mecbur da işitme kayıpları meydana geliyor. Bunların çoğu geçici olurken yüzdelik 25 kadarı ciddiyet yer ediyor’ dedi.

‘ÇOCUK BENİM KULAĞIM AZ DUYUYOR GİBİ BİR ŞİKAYETİ BELİRTMEYECEKTİR’

Ailelerin çocuklardaki sema kaybının varlığını fark edemeyebileceğine işaret eden Doç. Dr. Mehmet İlhan Delice, ‘Çocuk benim kulağım beş altı duyuyor üzere aynı şikayeti belirtmeyeceği için ailelerin çocukların davranışları üstüne bitirmiş olması gerekir’ dedi.

Çocukta kulak ağrısı, kötü evet dahi apayrı ayrımsız şikayet olmadığı zaman işitme kaybının gözden kaçmasının az çok olasılı olduğunu dile getiren Doç. Dr. İlhan Mecnunca, çocuklarda uyaran olabilecek davranışlarla ait şunları anlattı:

‘En cesim belirtilerden biri çevirici gelişiminin güç olmasıdır. Çocuğun 1 yaşından sonradan beklenildiği kadar hızlı benzeri şekilde lügat öğrenememesi, 2 yaşına geldiğinde tam kurmaya başlamaması kadar belirtiler aileleri araştırmaya atıf etmeli. Bunun beraberinde çocukların ses ortamlarda ya bile eş ortamlarındaki fısıltılı konuşmaları algılayamaması, kelimeleri falsolu anlaması, konuşmaları ayırt etmekte zorlanması sem kaybı yönünden bizi uyarmalı. Meslek çağı çocuklarında ise toplumsal yalıtım dediğimiz çocuğun arkadaşlarıyla yeterince bildirişim kurmaması, dostane etmemesi, derse katılımının beş altı olması, öğrenme güçlüğü yaşaması kadar âraz da işitme kaybı belirtisi olabilir.’

ERKEN EVREDE TEDAVİ EDİLMEYEN İŞİTME KAYIPLARI KALICI HASAR BIRAKABİLİR

Ciddi olan sem kayıplarının erken tedavi edilmezse kalıcı olabileceğine özen calip Doç. Dr. Delice, aynı zamanda çocukta, kulak zarında inkıraz, kist gelişimi ve kronik iltihaplanmalar üzere gitgide ameliyat gerektirecek alçak durumların ortaya çıkabileceğini belirtti. Nedeniyle er dönemde yapılan tedaviyle birçok kısık zararın önüne geçebildiklerini belirten Doç. Dr. Mehmet İlhan Delicesine, konuyla ilgilendiren aşağıdaki bilgileri verdi:

‘Küçük yaştaki çocuklarda sunu heybetli mesele mihman namına müzakere geriliğinin ortaya çıkmasıdır. Bunun dışında telafisi kabil sıfır daha korkulu tıbbi sorunlarla karşılaşılabilir. Erken dönemde sema kaybını yakalayıp otama ettiğimizde çocuk yaşıtlarından geri kalmışsa dahi yetişmesi daha yalın kat oluyor. Geç teşhislerde bu farkı kapatamayabiliyoruz. Çevirici ve mantalite gelişiminde ortaya çıkabilecek sorunların birlikte cerrahi gerektirecek durumlarla dahi karşılaşılabiliyor. Tedavinin fayda edemediği durumlarda ise füru sem cihazı girmek zorunda kalabiliyor.’

İŞİTME KAYBININ ÖNÜNE GEÇEBİLMEK İÇİN AİLELER NELER YAPMALI?

Doç. Dr. Mehmet İlhan Mecnunca, er yaşta işitme kaybının önüne geçebilmek üzere yapılması gerekenlerle ilişik üstelik aileleri şöyle uyardı:

‘Sık solunum yolu enfeksiyonu nakil, geniz eti ve bademcik büyümesi, alerjik dumağı, sigara dumanına maruz kalması, düşük hijyen kabil hâller kulakta sıvı tedahül riskini artırıyor. Daha aşağılık çocuklarda birlikte emzik kullanımı buna hastalık olabiliyor. Bu nedenle küçük çocukları düzlük yatırarak biberonla beslememe, asla sigara dumanına maruz bırakmama, alerji, geniz hitit ve bademcik büyümesi varsa tedavilerinin gerçekleştirilmesi üzere konularda ailelerin titiz olması haddinden fazla kebir.’

İşitme kayıplarının hele 7-8 hoşnutluk büyüklüğünde kesif görüldüğünün bilinmesi gerektiğinin altını çizen Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Kulak Büyüklenme Geçit Hastalıkları uzmanı Doç. Dr. İlhan Delicesine, sözlerini şöyle tamamladı:

‘Çocuk şayet fısıltılı konuşmaları duyamıyor, göstergeç izlerken sesini çokça açıyor ya de televizyona çok yaklaşıyorsa, ayrımsız husus söylediğinizde ne olduğunu parçalanmamış anlamıyor veya yanlış anlıyorsa bu zümre durumlarda aileler çocuklarında sem kaybı olabileceğini unutmamalılar. Rastgele çocuğa rutin istikşaf önermesek dahi sunma ufak aynı şüphede kulak kibir derbent muayenesi ve işitme değerlendirmesi yapılmalı.’