Kılıçdaroğlu, CHP TBMM Ekip Toplantısı’nda konuştu: (2)

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DOĞRU Öğür Grup Başkanvekili Dirayetli Ünal’ın sözlerine tepki göstererek, “Bu anlayış SADAT kafasının anlayışıdır. ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni kaldıracağız, Asrika diye yeni ayrımsız cesamet kuracağız, başkenti İstanbul olacak, dili üstelik Arabi olacak.’ Tıpkısı kelle.” dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Kol Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, güzeşte hafta Adana, Osmaniye, Tokat ve Sivas’ta ziyaretlerde bulunduğunu, vatandaşlarla aynı araya geldiğini söyledi.

Sivas’ta görüştüğü vatandaşlardan ilin sorunlarını dinlediğini anlatan Kılıçdaroğlu, takkadak Sivas’ın değil, Türkiye’nin bütün sorunlarını çözmeye arzulu olduklarını ve çözeceklerini belirtti.

Kılıçdaroğlu, ziyaretleri sırasında taşeron işçilerin kendisinden bindi istediğini aktararak, “Türkiye’bile Karayolları’nda ve çeşitli bakanlıklarda müteharrik 100 binin üstünde taşeron işçi var. Ben onlara, ‘Söz veriyorum, sizin sorununuzu dillendireceğim, bunlar çözer mi çözmez mi onu bilmiyorum amma çözmezlerse vakit kaybetmeden Karayolları’nda değil ne kurumda olursa olsun bilcümle taşeron işçilerini kadroya geçireceğiz’ dedim. Devlet taşeron mu çalıştırır?” diye sordu.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin gösterişsiz kurulmadığına, Türkiye’nin, bütün mazlum milletlere denk olduğuna belen fail Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Biz hâkim güçlere asla üzeri eğmedik. Türkiye’nin mücadelesi, Anadolu’nun temas tarafında tıpkısı üretimlik kurulduysa, Lozan Antlaşması’nda ‘yarın bana geleceksiniz, benden servet isteyeceksiniz, bugün reddettiklerinizi o zaman sizin önünüze koyarım’ diyen tıpkı anlayışa cebin Türkiye’nin kalkınması ve büyümesiydi. Özlük tarihini bilmeyen topluma liderlik yapamaz. Türkiye Cumhuriyeti tarihi, aynı bağımsızlık mücadelesi tarihidir, ayrımsız kazançlı kalkınma tarihidir, kaçırılan endüstri devrimini yakalama tarihidir. Kayseri’bile tayyare fabrikasını kurmuşsanız, Etimesgut’ta tayyare motorları fabrikasını kurmuşsanız, Eskişehir’dahi ikinci tayyare fabrikasını kurmuşsanız, 1940’lı yıllarda Türkiye dünyada tayyare ihraç fail 5 ülkeden birisiyse bunlar macerasız olmamıştır.”

Cumhuriyetin ayrımsız zamanda kültür devrimi olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, halkının yüzdelik 90’ının okuma-yazma bilmediği bire bir dönemde, insanların okumaları ve öğrenmeleri üzere Kavim Mektepleri’nin, ardından bile Karye Enstitüleri’nin kurulduğunu anımsattı.

AK Öğür Kol Başkanvekili Dirayetli Ünal’ın sözlerine reaksiyon gösteren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Hars Bakanlığı yapmış, DOĞRU Parti’üstelik Takım Başkanvekilliği işleyen birisi; Maharetli Ünal kalkıyor, ‘Bir kültür devrimi olarak cumhuriyet bizim lügatımızı, alfabemizi bilcümle us setlerimizi namevcut etmiştir. Bugün konuştuğumuz Türkçe’nin bellek öğretebilmesi gibi değildir’ diye açıklama yapıyor. Tarih bilmiyorlar. Hurafelerle tarih öğrenilmez, gerçeklerle öğrenilir. Halkın hangi konuştuğunu da bilmiyorlar. ya siz hiç Karacaoğlan’ı dinlemediniz mi? Arı Sili ayrımsız Türkçesi var. 17. ve 18. yüzyılda bu insanlar arı sili ayrımsız Türkçeyle hangi yazdılarsa, hangi söyledilerse zaman hepimiz biliyoruz.”

“Senin diline hakaret eden ayrımsız adamla senin ne işin var”

Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Çap Bahçeli’nin da Mahir Ünal’a aksülamel gösterdiğini belirterek, şöyle konuştu:

“Bahçeli buna sözde haddinden fazla kızmış. Hangi olacak, koşa çift gidip gine kucaklayacak, ben bilmiyor muyum sözde. Bunu pespaye ulusalcı arkadaşlara söylüyorum; bu feraset SADAT kafasının anlayışıdır. ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni kaldıracağız, Asrika diye eskimemiş ayrımsız şevket kuracağız, başkenti İstanbul olacak, dili üstelik Arabi olacak.’ Bir saksı. İtiraz mı ettiler, etmediler. Amma benim ulusçu tabanım diğer tarafa kaymasın diye arada bir meni fişeği atayım sonra dip kapıda kucaklaşacağız.

Milliyetçilik vatanseverliktir. Senin diline hakaret eden, senin dilini küçümseyen bire bir adamla, böyle bir adamla senin ne işin var. Hala ekip başkanvekili ne olacak kim. Amma bu kabil insanlara en iyice cevabı Gazi Mustafa Kemal vermiştir; Tığ bilisiz dediğimiz ahit mektepte nadan olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz tafsilat, hakikati bilmektir. Yoksa ziyalı olanlardan arz iri cahiller çıktığı gibi on paralık kavramak bilmeyenden da hakikati gören temel alimler çıkabilir.”

-“(Tığ yapacağız) diyorlar, bekliyorum”

Gittiği seçme yerde vatandaşların “Köyler boşaldı” dediğini anlatan Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında, kırsalda müteharrik tüm karı ve gençlerin sigorta kapsamına alınacağını, mülga karye okullarını baştan açacaklarını, köylerde öğretmenlerin yanı sıra önder, tarım mühendisi, tarım teknisyeni, tarım teknikeri olacağını söyledi.

Kılıçdaroğlu, kesim bazlı planlama yaparak, kimin neyi ekeceğini ve kaça satacağını belirleyeceklerini, çiftçilerin asla kötülük etmeyeceği ayrımsız model getireceklerini anlattı.

İktidara geldiklerinde ekinci ve esnaf kredilerinin faiz borçlarını sileceklerini, minimal ecir amacıyla birlikte eskimemiş aynı alacak tarifesi yapacaklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, “Minimum ücreti aynı noktaya getirdiler, yılın yarısından itibaren kullanılmamış ayrımsız algı tarifesi daha çok ve insanlar daha fazla idrak ödemeye başladılar.” ifadelerini kullandı.

Sözleşmeli, eylemli ve ücretli hoca ayrımına sonuç vereceklerini tamlayan Kılıçdaroğlu, “Emeklilikte Yaşa Takılanların sorunlarını bile gittiğim seçme yerde dillendirdim, ‘Biz yapacağız’ diyorlar, bekliyorum. evet yaptıracağız evet yapacağız. Bu işin ortası namevcut.” dedi.

Kılıçdaroğlu, “Anadolu’üstelik aynı kıpırdanma var, Anadolu’de tıpkı arayış var. Anadolu’de ‘Acaba CHP ne yapacak’ diye niteleyerek kafalarda makro ayrımsız soru işareti var. Haddinden Fazla güzel tıpkı Türkiye’yi inşa edeceğiz. Bilimde, kültürde, sanatta, tarımda, sanayide, değme alanda haddinden fazla güzelce şeyler yapacağız ve kararlıyız. Bunların ufku namevcut.” görüşünü savundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, birlikte göstergeç programına balkon çağrısını yineleyen Kılıçdaroğlu, “Değme yerde, seçme ortamda vizyonsa önsezi, bilgiyse hikmet, tarihse devir, kültürse firez, neyi istiyorsan çık karşıma berrak seninle konuşalım. Korkma Erdoğan korku, ben insan yemem. Bilginle, birikiminle gel karşıma. Neden korkuyorsun sen, haşyet.” diye konuştu.

(Bitti)

Share: