İzmir’deki depremde yer fazla birey kaybının yaşandığı Irade Satma Apartmanı’nın yıkılmasına ait haklarında sevgili açılan 2’si tutuklu 15 sanığın yargılanmasına devam edildi.
İzmir 5. Bati Ukubet Mahkemesindeki duruşmaya, vakfedilmiş sanıklar mimar A.S.B. ve bina müteahhidi H.H.Ö. bulundukları cezaevinden Gürültülü ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yoluyla katıldı. Ara Sıra tutuklanmadan sanıklar, yan avukatları ve müştekiler üstelik salonda amade bulundu.
Duruşmada, dönemin Bayraklı Belediyesi Veri İşleri Başöğretmen Vekili olan sanık G.E. ile çarkıt Bornova Belediyesi İmar Müdürü maznun M.A.U. de dinlenildi.
Sanık G.E, “Bayraklı Belediyesi Sarsıntı Araştırma Merkezi’nin Rızabey Apartmanı’na ilgili 2012 günlü Yapı Hareket Riski Yorum Raporu’nda binanın 3. kadro risk kategorisinde kayran aldığı ve başarım analizi yapılarak ihya yapılması tavsiyesine karşın bu konuda idari muamele üretim etmemesi ve belgede imzası bulunmasına” ilişik savunma yaptı.
Tetkik merkezinin tavsiye mektubu niteliğinde olduğunu, bağlayıcılığının bulunmadığını savunan G.E, “Kararı vatandaşın kendisine bıraktık. Tığ vatandaşa takkadak kılavuzluk yaparız. Takat Sınırı çözümleme sonucu olmadan belediyeler bire bir şeyler yapamaz. ‘Zemin etüdü, sonraları da performans analizi yaptırın’ diyoruz. Suçsuzum.” diye konuştu.
Bir avukatın sorusu üstüne G.E, “Takat Sınırı analizine gitmeden tek bina yıkılamaz. Hiçbir idari muamele yapılamaz.” yanıtını verdi.
Müştekilerden sanıklara aksülamel
G.E, “Başarım analizi ne yaptırmadınız?” sorusuna “Çok altın” yanıtını verince müştekiler tepki gösterdi.
Eski Bornova Belediyesi İmar Müdürü maznun M.A.U. birlikte hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.
O bölüm dosyada eksiklik görmediğini aktaran M.A.U, “Projeyi çizenler, mühendisler üzere sunma birkaç 6-7 imzadan geçiyor. İmar müdürü olarak bu imzaları gördükten ve odalar birlikte tasdikledikten sonradan imzalarım. İmzaların münteha olması ezbere geçtiği anlamına geliyor. İnşaatla ilgilendiren kısımları alay malay bilirim.” ifadelerini kullandı.
Tutuklu sanık H.H.Ö. ise “Bu binaya haricen dokunulmuş. Kalık ve kötü hareket yapmadım. Iyicene hareket yaptım.” şeklindeki savunmasını iletti.
Sanığın yaşadığı keyif sorunlarını anlatması üstüne benzeri şikâyetçi, “Tığ üstelik anlatalım keyif sorunlarımızı.” ifadeleriyle reaksiyon gösterdi.
Mahkeme heyeti, mevkuf sanıkların bulunan halinin devamına değişmeyen vererek duruşmayı erteledi.
Dava süreci
İzmir’birlikte 30 Ekim 2020’üstelik meydana mevrut depremde yıkılan Murat Bey Apartmanı’nda 36 birey hayatını kaybetmiş, 17 sevimli yaralanmıştı.
Binanın yıkılmasında sorumlulukları bulunduğu iddiasıyla 13 sanık için “bilinçli taksirle bedaheten fazla kişinin ölümüne sebebiyet ita” suçundan dava açılmıştı.
Belediye görevlileri ile ilgili dosya ise Görevli Suçları Sormaca Bürosuna gönderilmiş 2 şehremaneti görevlisi hakkında hazırlanan iddianame, 13. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.
G.E. ve M.A.U. üzere değişik “görevi kötüye kullanma” suçundan 6 aydan 2 yıla kadar mapus cezası irade edilmişti.
İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesindeki önce duruşmada, sızlanan avukatları ve cumhuriyet altını savcısının talebi üstüne bilge, 2 uray görevlisinin yargılandığı ülkü dosyasını, “birleştirme uyuşmazlığı” gerekçesiyle İzmir Kesim Adliye Mahkemesine göndermişti.
İzmir Toprak Adliye Mahkemesinin dosyanın temel davayla birleştirilmesi kararı sonrası maznun sayısı 15’e çıkmıştı.
