Eşini intihara yönlendirdiği öne sürülen sanığın yargılanmasına bitmeme edildi

İstanbul Esenyurt’ta eşine ruhsal ve fiziki çabukluk uygulayarak intihara merbut bıraktığı öne sürülen sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.

Bakırköy 12. Okkalı Ukubet Mahkemesi’ndeki duruşmaya, vakfedilmiş maznun Musa Adıyaman ile tarafların avukatları katıldı. Ayça Adıyaman’ın annesi Gülbahar Sebep dahi duruşmada amade bulundu.

Duruşmada tanık olarak dinlenen Hatice Fer Tuğul, bir mahallede oturdukları amacıyla eşi ile sanığın arkadaş olduğunu belirterek, maddesel sıkıntılar yaşadıkları dönemde bodur tıpkı müddet sanığın evinde kaldıklarını anlattı.

Çiftin bahtiyar bire bir evliliği olduğunu dile getiren Tuğul, “Aralarında rastgele tartışmaya tanık olmadım. Evlerinde mutluydular. Benden rahatsız olduğunu söylemedi. Gayet canlı tıpkı insandı. Yıpranmamış şeyler tanıyıp kaplamak isteğindeydi. İntiharı düşünecek benzeri ruh bilimi durumda olduğunu görmedim.” dedi.

Tanık adına dinlenen Hilal Adıyaman’ın ablası Aslı Saika bile “Kardeşim evliliklerinin başından beri şiddet gördüğünü söyledi. Dayaklardan çıktı bıktığını ve sıkıldığını söyledi. Bana şiddet gördüğüne dair fotoğraflar üstelik göndermişti. Evlerinde kalan çiftin, kendileriyle yaşamamasını istediği üzere tekrar Musa eliyle darbedilmişti.” diye konuştu.

Tanık yerine dinlenen abla, kardeşinin solak olduğunu söyledi

Müşteki avukatı Nurullah Karataş, iyi elinde swap izlerine rastlanan Ayça Adıyaman’ın hangi elini kullandığına müteveccih sorusu konusunda şahit Aslı Saika, kardeşinin solak olduğunu söyledi.

Tanık beyanlarına cebin bayram verilen maznun Musa Adıyaman, “Banko seni öldürürüm, şeklinde ayrımsız şey söylemedim. Ben Ayça’in annesini aradığımda, beni aldattığını söyledim, antrparantez Ayça da annesine ‘Şeytana uydum.’ dedi. Suçsuzum, mağdurum, eşimi kaybettim.” dedi.

Söz alan sanık Adıyaman’ın avukatı Mekail Önkol, dosya kapsamında alınan raporlarda ölenin sağlıklı elinde swap izlerinin belirleme edildiğini anımsatarak, benzeri insanın solak olsa dahi silahı sıhhatli elle kullanamayacağı anlamına gelmediğini söyledi.

Mahkeme, Esenyurt Belediyesine müzekkere yazılarak, nikah işlemlerini gerçekleştirdiği tam Alem Adıyaman marifetiyle ibraz edilen sulanmış imzalı belgelerin mahkemeye gönderilmesine değişmeyen vererek, ölen kadının bu belgelerde ne elini kullandığı hususunda belirleme yapılması amacıyla dosyanın Adli Tababet Kurumuna gönderilerek tabir hazırlanmasına hükmetti.

Sanığın mevkufiyet halinin devamına değişmeyen veren murafaa, eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı erteledi.

İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, maznun Musa Adıyaman ile Hilal Adıyaman’ın 15 Kasım 2018’birlikte evlendikleri, sanığın uzun uzun aynı müddet eşine alın psikolojik ve fiziksel güç uyguladığı belirtiliyor.

Çiftin aralarında sabık sonuç ağız dalaşı ve çarpışma sonrasında, sanığın ayrıntılı süre sandıkta sakladığı ruhsatsız tabancasını yerinden çıkartıp atışa amade ağıl getirdiği, eşinin görebileceği ve ulaşabileceği kanepeye bıraktığı aktarılan iddianamede, sanığın kuvvet ve gözdağı soldurmak kanalıyla öleni 6 Şubat’ta intihara kapalı bıraktığı kaydediliyor.

İddianamede, sanık Musa Adıyaman üzerine “cebir yahut tehdit kaldırmak aracılığıyla eşini intihara zorlamak” suçundan ağırlaştırılmış müebbet dam cezası isteniyor.

Share: